Biz gömdük gömüleni kendi ellerimizle. Kardeşi ordaydı. Bir mezarın yan duvarına tünemiş bir baykuş gibi izliyordu abisini. Hiçbir şey yapmadı. Sadece izledi. Hüzünlüydü. Gözleri buğulanmış. Uzaklara değil mezara dalmıştı. Kendi yakın geleceğini izliyordu. Ama sigara içmiyordu ki. Bu yüzden abisi gibi bedbaht bir ölümü haketmediği aklının ucundan geçerken, yine bir hüzün dehlizine girdap oldu. Gömülen kabre indirildi. Beyaz kefen, kurtuluşun sembolü gibi idi. Rabb'e kavuşma, kurtulma dünyalıklardan ve amellerle yalnız kalma. Sağ omzu üzerine çevrilirken, akrabalarından biri tekrar sırtüstü devrilmesin diye sırtını toprakla besledi. Artık gömülenin yüzü Kıble'ye bakmaktaydı. Tahtaları çapraz bir şekilde yerleştirdikten sonra ilk toprağı gözlüklü çocuk attı mezarın üstüne. Sonra bir diğeri sonra bir diğeri derken mezar ağzına kadar doldu. Daha toprak alamam diyordu. Bu toprak fazla bana.
Monday, July 30, 2012
Günün Son Yorgunluğu 4
Biz gömdük gömüleni kendi ellerimizle. Kardeşi ordaydı. Bir mezarın yan duvarına tünemiş bir baykuş gibi izliyordu abisini. Hiçbir şey yapmadı. Sadece izledi. Hüzünlüydü. Gözleri buğulanmış. Uzaklara değil mezara dalmıştı. Kendi yakın geleceğini izliyordu. Ama sigara içmiyordu ki. Bu yüzden abisi gibi bedbaht bir ölümü haketmediği aklının ucundan geçerken, yine bir hüzün dehlizine girdap oldu. Gömülen kabre indirildi. Beyaz kefen, kurtuluşun sembolü gibi idi. Rabb'e kavuşma, kurtulma dünyalıklardan ve amellerle yalnız kalma. Sağ omzu üzerine çevrilirken, akrabalarından biri tekrar sırtüstü devrilmesin diye sırtını toprakla besledi. Artık gömülenin yüzü Kıble'ye bakmaktaydı. Tahtaları çapraz bir şekilde yerleştirdikten sonra ilk toprağı gözlüklü çocuk attı mezarın üstüne. Sonra bir diğeri sonra bir diğeri derken mezar ağzına kadar doldu. Daha toprak alamam diyordu. Bu toprak fazla bana.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment